20 Şubat 2019 Çarşamba

İSMET ÖZBAKKAL;BELEDİYECİLİK VE BELEDİYE BAŞKANI NASIL OLMALI

GÜNÜMÜZDE "BELEDİYELERİN SORUNLARI" GÜNDEN GÜNE ARTARAK, ÇIĞ GİBİ BÜYÜMEYE BAŞLADI!..
BELİRLİ BÜYÜK İLLERE ZORUNLU GÖÇ YAPAN İNSANLAR,NÜFUSUN ARTIŞIYLA BİRLİKTE SORUNLARIN ARTMASINA SEBEP OLMUŞTUR.!
HAZIRLIKSIZ YAKALANAN BELEDİYELER GÜNÜ KURTARMA PEŞİNDE OLUP,HIZLA ŞEHİRLERE MAKYAJ YAPMAK ZORUNDA KALMIŞTIR.!
OYSA BELEDİYELER 50 HATTA 100 YILLIK BELEDİYE İMAR PLANI VE ALT YAPI HİZMETLERİNİ HAZIRLAMAK ZORUNDADIRLAR..!
YETERSİZ KADROLAR VE TORPİLLE ATANAN BELEDİYE BAŞKANLARI VE RANT İÇİN İMARA AÇILAN ARSALAR ŞEHİRLERİ YAŞANMAZ HALE GETİRMİŞTİR.!!!

Türkiye’de ve dünyada artan şehir nüfusu büyük sorunları da beraberinde getirmektedir. Artan nüfus ve göçün ortaya çıkardığı konut, altyapı, ulaşım, eğitim, sağlık, güvenlik, çevre ve enerji gibi alanlarda ortaya çıkan sorunlar ve tükenen enerji kaynaklarını optimum kullanma ihtiyacı kent yönetimlerini teknolojinin sunduğu imkanları daha fazla kullanmaya sevk etmektedir.
Günümüzde vatandaşa en yakın yönetim birimlerinden biri olan belediyeler elektronik ortamda sundukları hizmetlerin sayısını gün geçtikçe artırmaktadır. Yerel hizmetlerin sunumunda teknolojiyi en iyi şekilde kullanan belediyeler ‘akıllı belediye’ olarak nitelendirilirken, kent yönetimleri
için de ‘akıllı şehircilik’ kavramı ön plana çıkmaktadır.
Kent yönetimleri için akıllı şehircilik
Akıllı şehir uygulamaları şehirlerin teknoloji desteğiyle kalkınmasını sağlarken, şehirlilere sunulan hizmetlerin de kalitesini yükseltmektedir. Ulaşım, altyapı, enerji, çevre gibi pek çok yerel hizmet sahasında sunulan teknolojik çözümler ile kentin kaynakları minimum düzeyde tüketilerek  maksimum fayda sağlanmaktadır. Ayrıca Türkiye’nin dünya kentleriyle rekabet etmesinde akıllı şehir yatırımları son derece önemlidir.
Şehir planlamalarımızı yaparken ve uygularken, tarihimiz, kültürümüzle birlikte çağın gerektirdiği rahat, huzurlu, ekonomik yaşam koşullarının birleştirildiği (modernite ve otantisite ), gelecek 50- 100 yılı ön geren şehircilik anlayışıyla hareket etme mecburiyetimiz var. Sadece bu günün ihtiyaçlarını düşünerek günlük politikalarla şehircilik yaparsak gelecek nesiller bizleri hayırla anmayacaklardır...
Örneğin şehir merkezlerine yapılan, trafiğin çekilmez hale getirildiği yüksek binalar ve AVM’ler hem esnafı, hem de mahalle kültürümüzü yok etti... Şehir planlamalarında tarihin her döneminde en küçük yerleşim birimi olan köylerimiz de mahallelerimizde bile küçükte olsa, mutlaka bir meydan, meydanın etrafında köy kahvesi veya sosyal alanlar vardı. Dairesel yapılaşma ihtiyaçlara göre dalga dalga dışarı doğru genişler. Yapılaşma ve sokaklar, kat yükseklikleri sakinleri rahatsız etmeyecek şekilde yapılmasına izin verilirdi.
Şehirlerde "gelecek kaygısı taşımadan" yaşanabilmelidir...
Şehirler , insanların huzurlu, emniyetli, gelecek kaygısı taşımadan, sağlık ve eğitim hizmetlerini kolayca ve en kaliteli , en ekonomik olarak aldığı , iş ve geçim sıkıntısı yaşamadan, sosyal, kolektif, yardımlaşmacı , temiz, hijyen bir ortamda ,taşıtların, insanların ve havanın rahat bir şekilde dolaşımının, ulaşımının sağlandığı , tarihine, gelenek ve inançlarına , kültürüne bağlı kalarak yaşadığı, yaşamak istediği, bu nedenle de doğduğu şehirle gurur duyduğu aidiyet duyduğu mekanlar olmalıdır. .Modern binalar, gökdelenler , birbirinin aynı ,yapışık kibrit kutusu gibi binalar yapmakla şehircilik olmaz.. .İnsan ve mekanın el ele verdiği,komşuluk ve mahalle kültürü ile örüldüğü ,kendine özgü yapısı, kimliği, hayat tarzı olan asli yaşam alanlarıdır.Öznesi insan olmayan ,şehirler ruhsuz, kimliksiz mekanlar olur..
MEVCUT ŞEHİRLER KANGREN OLMUŞ DURUMDA, ARTIK ALT YAPISI HAZIRLANMIŞ YENİ ŞEHİRLER OLUŞTURULMALIDIR... HUZURLU VE İNSANIN YAŞAYABİLECEĞİ ŞEHİRLER.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder